Bedih Yoluk ya da tanınan adıyla Kazancı Bedih (d. 1 Ocak 1929, Şanlıurfa - ö. 20 Ocak 2004, Şanlıurfa), Şanlıurfalı gazelhan, sıra gecesi geleneğinin önemli ustalarındandır.
Bedih ailenin tek erkek çocuğuydu. Belediye memurluğunun ardından
yaptığı kazancılık mesleği nedeniyle bu lakapla tanınır. Çocukluğundan
itibaren müzikle ilgilendi, cümbüş, ud ve tanbur çalmayı öğrendi, yöredeki sıra gecelerine
katılarak sanatını geliştirdi. 2000'in üzerinde kaset yaptı. Sesinin ve
yorumunun taklit edilememesiyle adını duyurdu. Kendine has bir hali ve
üslubu olan Kazancı Bedih, bundan dolayı yörede "pir" diye çağrılıyordu.
Türk halkı ve medya Şanlıurfa'daki sıra geceleri geleneğini onunla
keşfetmiştir. Küçük yaşlardan itibaren sıra gecelerine katılan Bedih
Şanlıurfa yöresinde bu gecelere çağrılan en önemli isimlerden birisiydi.
1993 yılında İbrahim Tatlıses'in sunduğu İbo Show isimli televizyon programında görüldü. Burada Fuzuli'nin
"Öyle sermestem ki idrak etmezem dünya nedir" diye başlayan sözleri
ustaya yeni kapılar açacaktı. Fakat bunu kendisi hiç istemiyordu. Çünkü
buna sebep bu tür ortamlardaki yozlaşmaydı. Bedih ise daha sessiz ve
sakin bir hayatı seviyordu. Kahvehanelere gitmezdi ve sıra gecelerine
katılmayı çok seviyordu. Katıldığı gecelerde çoğunlukla para almıyordu.
İbrahim Tatlıses'in programına katıldıktan sonra tekrar ekranlara
çıkması için yoğun istek alan sanatçı, iki ay kadar sonra programa
tekrar katıldı.
Televizyona çıkması onun daha fazla tanınmasına yol açtı. 1996'da bu defa Yavuz Turgul'un yönettiği başrollerini Şener Şen ve Uğur Yücel'in paylaştığı Eşkıya filminde "Nice bu hasreti dildar ile giryan olayım, yanayım aşkınla büryan olayım" dizeleri ile gündeme geldi. Savaş Ay'ın
sunduğu bir programda "Hafızamda binlerce parçalık arşivim var. Onları
birileri derlese, kayıt altına alsa, hep Hülya Avşar'a İbo Showlara
çıkıyorum. Böylemi olmalıydı?" demiştir. İbrahim Tatlıses'in bir
programı öncesinde ise Ahmet Kaya
ile aynı ortamda bulunan ancak kendisini tanımayan Bedih'e Tatlıses,
Ahmet Kaya için onu programa çıkartacağını ve tanıyıp, tanımadığını,
kendisini nasıl bulduğunu sorduğunda Bedih; "Oğlum bu saç, sakal ne?
Biraz kessene" demiş ve oğlu Ahmet Kaya'nın stilinin böyle olduğunu ve
tanınmış bir sanatçı olduğunu kendisine söylediğinde Bedih şaşırmıştır.
Yine bu sıralarda televizyonlara neden bu kadar az çıktığını soran bir
basın mensubuna "Memlekette rakı kalmaz" esprisi yapmıştır. 2003 yılı
Eylül ayında 76 yaşındayken bakırcılar çarşısındaki mesleğine geri dönme
kararı aldı. Bu kararın ardındaki asıl sebep bu alandaki yozlaşma
olduğu kadar, devlet tarafından sahip çıkılmama ve bir tür yalnız
bırakılma refleksi oldu.
Kazancı Bedih ve eşi, 20 Ocak 2004'te Şanlıurfa'daki evde uyudukları
esnada, katalitik sobadan sızan gazdan zehirlenerek hayatlarını
kaybettiler. Cenazelerini oğulları Naci Yoluk ertesi gün saat 10.30
sıralarında eve girdiğinde bulmuştur. Sanatçının Mahsun Kırmızıgül ile birlikte düet yaptığı Nemrut'un Kızı adlı parçaya ölümünden sonra klip çekilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder